İnfüzyon, bir hastanede doğrudan damar yoluyla sıvı ve ilaç verilerek yapılan tıbbi bir tedavidir. Hastanın durumu kritik olduğunda, idame sıvıları veya resüsitasyon sıvıları olarak intravenöz sıvılar verilebilir. Bazen bir kişinin hastanede intravenöz sıvı almasını gerektiren birkaç durum vardır. Ancak, genel olarak herhangi bir tıbbi prosedür gibi, infüzyonun da yan etkilere neden olabileceğini unutmayın. Doktor, risklerden daha ağır basan infüzyonun faydalarını değerlendirecektir.
İnfüzyon kullanımı ne zaman gereklidir?
Genellikle vücutta sıvı ve besin kaybı olan hastalara hastane personeli tarafından infüzyon yapılır. Doktorlar genellikle, bir hastanın vücuda hızlı bir şekilde girmesi için sıvı veya ilaç gerektiren tıbbi bir acil durum olduğunda infüzyonu önerir. Örneğin, birisi kalp krizi, felç veya zehirlenme geçirdiğinde. Bu durum ortaya çıktığında, ağızdan ilaç almak hastanın durumunu hafifletmeye yardımcı olmada etkili olamaz. Oral ilaçların kan dolaşımına emilmeleri daha uzun sürer ve önce vücut tarafından sindirilmeleri gerektiği için çalışırlar. Bu arada hastanın hızlı tedaviye ihtiyacı var çünkü aksi takdirde durumu daha da kötüleşebilir. Bu nedenle ilaçlar doğrudan infüzyon yoluyla kan dolaşımına verilirse çok daha etkili olacaktır. Bir kişi ilaç alamıyorsa, infüzyon da önemlidir. Bu, bir kişi şiddetli kusma yaşadığında ortaya çıkabilir, böylece ağza giren tüm yiyecek ve içecekler hemen kusturulur. Genel olarak, bir kişinin aşağıdakiler dahil olmak üzere intravenöz sıvılara ihtiyaç duymasını sağlayan çeşitli koşullar vardır:- Vücut sıvılarının eksikliği veya dehidrasyon. Ya hastalıktan, ishalden, aşırı aktivite yaptıktan sonra ya da kanamadan dolayı.
- felç
- Kalp krizi
- Gıda zehirlenmesi
- Bir kişiyi oral antibiyotiklere tepkisiz hale getiren bir enfeksiyona sahip olmak
- Vücutta çok fazla potasyum bulunması gibi metabolik sistem dengesizliklerini düzeltin
- Belirli ilaç türlerinin kullanımıyla ağrıyı kontrol etmek
- Kanseri tedavi etmek için kemoterapi ilaçları kullanmak